27 Şubat 2011 Pazar

Yalnız Öldü'm(n)

İkiye ayrılmış gibi kalbim.Bir tarafım güneşle yıkanırken bir diğer yanım geceyle boğuşuyor gibi.Zor gibi gözüküyor aslında ama buna okadar alıştım ki çok sıradan geldiği günler bile oluyor.Yeni umutlarla başlıyorum hergüne sanki aklımda yokmuşsun gibi.Gördüğüm her insana selam veriyorum belki aralarında sana rastlarım diye.Çok yürümeye başladım daha fazla sosyal oldum.Ama yetmedi.Yetiyormuş gibi avutuyorum kendimi.Her neyse sorunda bu değil zaten.Aslında sorunun seninlede bir ilgisi yok nedir bilemiyorum.Yürüyorum konuşuyorum dans ediyorum bi iki bişey not ediyorum.Biraz daha tüketmek için seni.Zor olmuyor dedim ya hani.Zor değil ama çok yorucu.Çabalarken koca bir devin sessizliği altında eziliyorum adeta.Ama söz veriyorum kendime zor olucak ama olucak diyorum.Bir kaç kadın gelip geçiyor hayatımdan.Hepsi tadımlık.Kokuları çok tanıdık geliyor.Sessleri bile sana çok yakın.Ama hiçbirinin elleri seninkiler gibi değil.Onların yüzleri çok tanıdık,kalpleri yok..
Uzak dursun istiyorum gece.Gücümün tükendiğini hissediyorum.Yine yeniden yine sana yenilmek istemiyorum.Ama öyle güçlü bir sessizliğin var ki yüreğimde ölü melekler son şarkılarını söylüyorlar.Son kez kanat çırpıyolar senin için.Gülüyorum.Minik bir tebessümünde yeter bazen.Herneyse zaman geçiyor işte sensiz olamazdım,derdim sensiz yapamam nefes alamam derdim.Alıyorum,gülüyorum,dayanıyorum.
Yalnız gittin sen..
Yalnız öldün
Yalnız öldüm..
Yalnız öldürdün

25 Şubat 2011 Cuma

Şaka.

Bazen kötü bir şaka yaptığını düşünüyorum.Eskiden benim sana yaptığım gibi.Aradan 1 2 gün kaybolurdum sonra sürprizden çıkar gibi çıkardım.Sık olurdu bu çünkü sana çok kırılırdım.Ama bunu sana hiç belli etmezdim.Hep ''taş kalpli''gözükmeye çalışırdım.Ama nafile içimi bilirdin.Ben giderdim sen beni arardın.Dayanamazdım sana tekrar gelirdim yanına.Sarılırdım sıkıca.Sende en sevdiğim noktalardan biriydi sana sıkı sıkı sarılmak bilirsin.Sanki hiç kopmayacakçasına.Hergün özlerim seni her gün kokunu hissederdim tenimde sanki sürekli berabermişiz gibi..
Bazen belki yine bana masal anlatır diyorum kendi kendime.Yeniden yıldızları sayar,hayallerimizden bahsederiz diyorum.Ama nafile.Ne o geceleri sana anlatabilirim.Ne de tekrardan başa dönüp ''ah''çekerim.Diyorum ya bazen ''sıra bendeydi şaka yaptım''dersin diye bekliyorum bi ümit.Bir telefon kadar yakınsın aslında biliyorsun.Engeller koymuşsun önümüze sen atladıkça ben onlara takılıp düşüyorum.Hem seni çok istiyorum hemde engellerinle mutluluklar diliyorum.Belki yersiz bu yalnızlığım belkide bilmiyorum işte.Öyle birşeyler dökülüyor dilimde.Sır gibi saklıyorum kimseye söylemiyorum.Tıpkı adını sakladığım gibi bana özel ol istiyorum.
Özlediğini biliyorum çok iyi bi yalancı olduğunuda.
Takvimdeki rakamlar bugün çok tanıdık.İyi ki doğdun sevgilim.
Yakın olmakla birlikte çokta uzaktasın aslında.Tanımadığım o insanlarlasın.''Hep birlikte iyiki doğdun''diyorlardır.Eminim.Uzatmaya gerek yok bu masalı.Sen yalan doğrularını yaşarken ben sessizce sinidiriyorum yalnızlıklarımı üzülmüyorum ağlamıyorum bazen yazıyorum sonra siliyorum.Geçen senelerin aslında nekadar önemsiz olduğunuda anlıyorum.O sözler,dokunuşlar ...
İyi ki doğdun aslında tarifsiz mutluluklarla boyadın yüzümü.Unutlmaz dokunuşlar bıraktın.
İyi ki doğdun sevgilim.Ben yine gidiyorum.Bu sefer şaka değil.

24 Şubat 2011 Perşembe

Yarım Kalan Şarap Gibi.

Çıkmaz sokakta koşuyor gibiyim.Annesini kaybetmiş küçük bi çocuk gibi ağlıyorum gece olunca  duvarlara.İsmini yazıyorum buğulu camlara.Eskisi gibi güleç değilim.Sorunum yok sadece ''özledim diyorum.Özlediysen ''git''diyorlar.Nasıl gidebilirm diyorum birşeyler saçmalıyolar.Oysa kimse gerçeği bile bilmiyor.Bilmeyeceklerde.Bilemezlerde.Geçen gün bi telefon geldi bilmediğim numaradan açmadım.Bile bile açmadım;biliyordum o telefon sana aitti.İlk günlerdeki gibi susuyordum.yine.Sessizce özlüyordum seni soğuk duvarlarımın arasında.Sözcüklerin akıyor her ayna karşısına geçtiğimde.Sildikçe daha çok kanayan bir yaramı görüyorum.Artık deşmiyorum bile.Deşmeyeli uzun zaman oldu.Pansuman yapıyım dedim kendi kendime başkalarına sarıldım;olmadı.Hep birşeyler eksik kaldı.Hiçbirinde senin o mutluluk kokan tadın yoktu.Olamazdıda.Çünkü o sana özeldi.Merak etmiyorum eskisi gibi seni,adın heycanlandırmıyor beni.Üzgünüm sevgilim sen bende ölmüşsün ağlayan gözlerim bile yok olmuş anladım artık.Üzgünüm..
Sen şimdi başka kollarda bensizliğe tahammül etmeye çalışırken daha çok saplıyorsun kendine beni farkında değilsin.Söylemiştim sana ''yapma,sana da yazık'' demiştim.Yapamam demiştin.Kızamadım bile.Haklıydın yapamazdın.Oyalanmadan duramazdın.O kadar zavallı ve acizdin ki karşımda cevap bile veremiyordum sana.Aşşağılamıyorum seni yanlış anlama;ama öyleydin ve beni hala özlüyordum
.''Dum'' diyorum artık çünkü artık özleyemiyorum bile.Ama seni özlemeyi özleyebiliyorum mesela.Kavgalarımızı arıyorum bazı gecelerde.''bilirsin yapamazdım kavgasız sonra sarılırıdık birbirmize uykumuza dalardık,aşk kokardık.
Yavaş yavaş neslimiz tükendi bizimde aşkımız bu global dünyaya yenik düşmüştü.İki deli sevgiliydik.Ben senin sesinden anlardım ama sen beni hala anlamazdın.Sorun etmezdim.Ama ben hala özlerdim.
''Yarım kalan şarap gibi tadın artık
''Üstünden kaç aşk geçmiş ?
''Ellerin arıyor mu hala beni ?
''Özledim sevgilim''sakın deme.
''Neslimiz tükendi bizimde
''Kanat çırptık başka gökyüzüne.

3 Şubat 2011 Perşembe

Birşeyler.

İçimde günden güne büyüyen birşeyler var.Ne olduğunu bilemediğim adını günlerce düşünüp bulamadığım.Küçük can kırıkları var etrafımda.Baktıkça halime şükrettiğim.Nasıl başlasam bilemiyorum.Cümleler kurmaya çalışıyorum olmuyor.Utanıyorum korkuyorum.Neden bilmiyorum.Geçtiğimiz yollar üzerinde git gel yapıyorum kokunu duyma ümidiyle.Hiç duyamadığım o kokunu.Yılmıyorum hergün her saat aynı sokaklardan geçiyorum.Hayal ediyorum sevgilim;karşı kaldırımdan bana bıyık altı gülüşünü görmeye çalışıyorum.Görüyorum.gözümü kırptığımda yok oluyorsun.Ve biz ölüyoruz.
Herşeyin eskisi gibi olduğunu düşünmeye çalışıyorum.Her sabah mesajlarınla ''günaydın sevgilim''diye uyandırmanı bekliyorum.Her sabah aynı hüsran.Mesaj yok.Ara sıra geliyor sesin aklıma.Hayır yalan söylüyorum hiç çıkmıyor sesin kulaklarımda,sonsuza kadar hapsolmuş mahkum gibiler.Ellerini düşünüyorum.Tenime dokunduğun o ilk gün.Değiyor parmakların göğsüme yumuşacık..
Gözlerim arıyor seni dört bir yanda sana koşuyor ayaklarım.Yolum kayıp.Uykusuz gecelerle dost oldum her gece anlatıyorum seni.Sanki ilk defa dinlerlermiş gibi yılmadan dinliyorlar sağolsunlar.O'na git diyolar ''gidemem''diyorum O ''öldü''.Bir yıldız parlaya parlaya söndü..

Misafir

Ellerim kalbime doğru çekiliyor.Sessizce sinmiş gökyüzünden medet uman akıl hastaları gibiyim.Yıldızlar hep kayıyor.Yıldızlarda sen gibi gökyüzümü terkediyor.Yapayalnızım bu evde bu şehirde.Kalbimde bir başımayım kalbimin kapıları hala aralık.Bakıp bakıp duruyorum ayak izlerine.sinsice bir ayrılık sessiz kahkasıyla deliyor gecemi.Konuşamıyorum.Ellerim kalbime doğru çekiliyor.Çok yalnızım ; bu şehir bu ıslak kaldırımlı soğuk sokaklar terkeden yıldızlar ve sen..
Uzakta hep gözlerim duyar gibiyim seslerini.Piyano tınısıyla raks ediyor gibi.Dilinde yine nota sesleri. ''LA LA''.gidiyor gibi beklenmedik misafirim sevgili yalnızlık.Gider gibi yapıp bana şaka yaptığını söylüyor.Her gün her gece aynı o aptal şaka.Bir iki yine şaka.günden güne alışıyor gibiyim ona.Yerim hala aynı gökyüzü bir parlak bir mavi bir sönük.Küskün gibiler bana.Tanınmamazlıktan geliyorum.Öyle gibiler..
Alışıyorum gitgide sana aratmıyor seni cazip yalnızlığım.Dayanabiliyorum  artık.Eskisi gibi değilim.Gel demem gelme de diyemem.Bir sesler duyuyor gibiyim içimden 'umutl'ların ya'' diyor.Umudum yok diyorum.tükeniyorum git gide.gücüm yok gidecekse gelmesin.Dayanamam biliyorum.İki yabancı misafir ağır gelir kalbime,sessizliğinde ölürüm.O'nunla özgürüm sadece özgür yalnız,eksik,parça parça..