
Çaktırmadan etrafımdaki insanları süzüyorum.gerçekten olmak istediği insanlarlar mıydı ?Tam çarprazımda benim gibi tek oturan bir genç kız.Çok sinirli bakıyor dışarıya.Siyah düz saçları var.Acaba nedir böyle baktıran onu?Yanına gidip sormak istiyorum lakin buna cesaretim yok.Burasıda uygun değil zaten.Bakışları ve baktığı nokta aynı.Şuanda tek istediğim gidip konuşmak.Ama bu olmaz.Geleli 20 dk.kadar oluyor.Henüz gözgöze gelmedik.Şuanda katlayıp yazdığım bu yazıyı versem mi ?-Hayır.Belki aynı anda kalkarız belki ozaman.
Bugün ilk defa kaç sayfa olduğuna bakmadan aldığım kitabın üzerinde yazıyorum bunları.Gözlerim hala o kızda.Hala aynı sinirli bakışlarla etrafını yıkıyor.Belki farkında belki değil.Konuşsak rahatlayacak oysa.En azından birazda olsa mutlu olur.Neden bunu kendime dert edindiysem ?
İstediğim gibi mi geçiyordu günüm ? Eksiklerle birlikte evet.Eksini ne olduğunu hala anlayamadım.Yıllardır tanıdığım ve bu kafede çalışan Süleyman amca görüyor beni.Gülümseyerek yanıma geliyor diyor ki : Şiir mi yazıyorsun İsmail ? -Hayır.
Tambu esnada sinirli kız beyaz montunu giyip gidiyor.Olmadı İsmail;öğrenemedin neden böyle olduğunu.Akşam seansı için simeya gidesim var.Sasnırım bunu yarına saklayacağım.Bir dahaki cumartesi için bir heyecan sarıyor içimi.yine nedensiz.